Yedinci sanat olarak adlandıran sinema; her filmle ayrı yolculuklara çıktığımız, bambaşka hikayelere tanık olduğumuz benzersiz bir deneyim. İtalyan sinemasının da hiç kuşkusuz sinema tarihinde çok ayrı bir yeri bulunuyor.
Özellikle eski zaman klasik İtalyan sineması hem çekildiği döneminin yaşam tarzını yansıtması, hem de o dönemin moda anlayışından taşıdığı izler sayesinde izleyiciyi tam bir zaman yolculuğuna çıkarıyor.
En tarz üç İtalyan filmini sinemaya ilgi duyan Hemington blog okurları için derledik.
Cinema Paradiso (Cennet Sineması)
1988 yapımı Cennet Sineması, İtalyan sinemasının en önemli yapıtlarından biri. Film usta yönetmen Giuseppe Tornatore Salvatore’un ikinci eseri. Sicilya’da geçen film hem hüzünlü hem de keyifli bir hikayeyi işliyor. Film ünlü bir yönetmen olan Salvatore’un arkadaşının ölüm haberini alarak doğduğu küçük kasabaya geri dönmesi ile başlıyor. Kasabaya dönüşü ile çocukluk anıları canlanan Salvatore, Cinema Paradiso isimli sinemada projeksiyoncu olarak çalışan Alfred ile ilişkilerini hatırlayarak geçmişe bir yolculuğa çıkıyor. Film Salvator’un çocukluğunu ve Alfred ile olan dostluğunu ve onun sayesinde sinemaya olan tutkusunu keşfedişini konu alıyor.
Özellikle sinema gösterimleri esnasında geçen sahnelerdeki birbirinden şık erkekler ve kadınlar o dönemin moda anlaşıyışının izlerini yansıtıyor. Zamansız bir klasik olan dikey çizgili gömlekler ve takım elbiseler filmde geçen karakterlerin özgün stillerini tamamlıyor.
Cannes Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü ve Yabancı Dilde En İyi Film Oscarı’nı alan filmin müzikleri de filmin kendisi kadar dokunaklı ve naif. İtalyan sinemasının ürettiği en değerli yapıtlardan biri olarak kabul edilen Cennet Sineması evde geçireceğiniz keyifli bir hafta sonu için ideal bir film seçeneği.
La Notte (Gece)
İtalyan sinemasının en önemli yönetmenlerinden biri olan Michelangelo Antonioni tarafından çekilen 1961 yapımı filmin başrollerini, Marcello Mastroianni, Jeanne Moreau, Monica Vitti paylaşıyor. Türkçe adı Gece olan film tanınmış bir yazar ve eşinin on yıllık evliliklerinde sorunların baş gösterdiğini ilişkilerinin sıkıcı bir hal aldığını fark etmeleri ile başlıyor. Filmde yirmi dört saat içinde gelişen olayların anlatılıyor, adeta bir güne karakterlerin bütün geçmiş ve geleceği sığıyor.
Siyah- beyaz filmdeki kadın karakterler askılı sade siyah elbiseler, dantel detayların hakim olduğu görkemli elbiseler ve tek parça ceketler içinde adeta bir moda çekimde gibi. Erkek karakterleri ise asaletin rengi siyahın hakim olduğu takım elbiseler, dar kalıplı fit beyaz gömlekler, ince kravatlar ve deri mokosen ayakkabılarla görüyoruz. Monokrom stilinin öncülerinden olan film dönemin modası hakkında önemli ip uçları veriyor.
İtalyan sineması ve dram filmleri seviyorsanız; acı, yalnızlık, aşk ve ilişkiler üzerinde muazzam bir baş yapıt olan bu filmi mutlaka izlemenizi tavsiye ediyoruz.
Otto e Mezzo (Sekiz Buçuk)
İtalyan sineması deyince akla ilk gelen isimlerden Federico Fellini’nin yönetmenliğinde çekilen film yeni çekeceği bilim kurgu filminine duyduğu ilgiyi kaybeden, tıkanma yaşayan ve ilham arayan bir yönetmenin hikayesini konu alıyor. Usta yönetmen Federico Fellini’nin başyapıtları arasında yer alan kült film yeni bir eser ortaya koyarken sanatçıların yaşadığı sıkıntıları izleyicilere aktarırken aslında yönetmenin hayatından gerçek kesitler de sunuyor.
En İyi Uluslararası Film ve En İyi Siyah-Beyaz Kostüm Tasarımı dallarında Oscar kazanan filmi izlerken her sahnede kendinizi ünlü bir erkek giyim markasının moda çekimlerinde gibi hissedebilirsiniz. Erkek karakterlerin aksesuarları olarak fötr şapkalar, geniş güneş gözlükleri, deri mokosen ayakkabılar dikkat çekiyor. Dönemin moda akımlarını belirlemede de öncü olan filmde, modası hiç geçmeyen zamansız klasik takım elbiseler karakterlerin güçlü imajlarının altını çiziyor.
Türkçe adı ile Sekiz Buçuk; ele aldığı konu, görkemli atmosferi ve psikolojik çözümlemeleri ile sadece İtalyan sinemasının değil tüm sinema tarihinin en önemli filmlerinden biri. Evde sinema keyfi yapacaksanız ve İtalyan sinemasına ilgi duyuyorsanız bu filme bir şans verin diyoruz.
İtalyan sinemasının en tarz filmlerini incelemişken ek bir film önerisi olarak Frederico Fellini klasiği La Dolce Vita’dan da bahsetmeden geçmeyelim. En iyi yönetmen ve siyah-beyaz kostüm ödüllerini kimselere bırakmayan bu kült film de mutlaka izlemeniz gereken zamansız filmlerden.