İstanbul Kültür ve Sanat Vakfı tarafından organize edilen Filmekimi 29 Eylül’de başlıyor! 8 Ekim’e kadar devam edecek festivalin programını senin için taradık ve kaçırmaman gereken, en çarpıcı 5 filmi belirledik. Bu yıl Filmekimi’nin gösterimlerinin İstanbul dışında Edirne, Ankara, Eskişehir, Diyarbakır, izmir ve Bodrum’da da yapılacağını hatırlatalım. Beğendiğin filmleri kaçırmak istemiyorsan bir an evvel biletleri satın almanda fayda var!
Anne! (Mother!) – Darren Aronofsky
Siyah Kuğu (Black Swan), Kaynak (The Fountain) ve Bir Rüya İçin Ağıt (Requem For A Dream) gibi filmleriyle izleyenlerin aklına kazınan Darren Aronofsky, korku-gerilim türündeki Anne! filminde, kocasıyla sakin bir hayat yaşamakta olan bir kadının huzurunun ve hayatının, yanlarına yerleşen bir çift ile dramatik bir şekilde altüst oluşunu anlatıyor. Anne! eleştirmenleri ve izleyenleri ikiye bölmüş, onlarda aşk ve nefret duygularını tetiklemiş çok çarpıcı bir film. Aronofsky’nin bu filmiyle de izleyenlerin ezberlerini bozduğuna, onları geri dönülmez bir şekilde sarstığına eminiz. Anne! festivalin kaçırılmaması gereken parçalarından biri.
Aşkın Gücü (The Shape Of Water) – Guillermo Del Toro
Sadece yönetmenin adı bile filme gözü kapalı bir şekilde gitmemiz için yeterli. Fantastik dünyaları şiirsel ve duygulu bir dille anlatmanın ustası olan Guillermo Del Toro’nun Aşkın Gücü (The Shape of Water) isimli filmi, 2017 Venedik Altın Aslan-En İyi Film ödülüne layık görülmüş. Soğuk Savaş’ın en kızıştığı yıl olan 1963 yılında, Amerika’da gizli bir devlet laboratuvarında temizlikçi olarak çalışan Elisa’nın, laboratuvarda yürütülen çok gizli bir deneyin varlığını keşfedişi ve suda hapsedilen insansı bir yaratığı bu acımasız deneyden kurtarmaya karar verişini anlatan film, izleyenlerin duygularını harekete geçirecek masalsı bir yapıt. Pan’ın Labirenti filmini sevdiysen Aşkın Gücü’nü de çok keyif alarak izleyeceğini düşünüyoruz.
Sonbaharda tercih edebileceğiniz birbirinden tarz bomber ceketleri görmek için tıklayın!
Djam (Djam) – Toni Gatlif
Yine yönetmenden torpilli bir film ile karşındayız. Film genç bir kadın olan Djam’in, Yunanistan’dan İstanbul’a gelişini ve erkek arkadaşı tarafından yüz üstü bırakılmış, kimsesiz ve parasız Avril ile tanışıp birlikte İstanbul’dan Midilli’ye, ‘umutlu bir yola’ çıkışlarını anlatıyor. Toni Gatlif filmleriyle olduğu kadar o filmlerin müzikleri ile de zihinlere kazınan çok yetenekli bir yönetmen. Filmlerinde müziği merkeze alarak; göçmenliği, kimliği ve varolma çabasını oldukça yalın, keyifli ve eğlenen bir dille anlatmayı başarıyor. Gerçek bir müzik ziyafetine hazırsan ve sen de bizim gibi İstanbul’un Toni Gatlif’in gözünden nasıl gözüktüğünü merak ediyorsan Djam’i kaçırmamalısın.
Kare ( The Square) – Ruben Östlund
Kare (The Square) Cannes’dan Altın Palmiye ile dönmüş, başka bir açıklamaya gerek var mı? Stocholm’deki bir sanat merkezinin artistik direktörülüğünü yapan sanatsever, entellektüel, yakışıklı ve donanımlı ‘mükemmel’ erkek Christian’ın ve onun da bir parçası olduğu, dışarıdan kusursuz görünen çevresinin üstünden, imajın aslında bomboş bir kavram oluşunu, yozlaşmışlığı ve riyakarlığı anlatan oldukça çarpıcı bir film. İmajın her şey olduğu günümüzün yapay dünyasında Kare (The Square), biraz silkelenmek ve gerçeklerle yüzleşmek için kesinlikle izlenmesi gereken bir film.
Mutlu Son (Happy End) – Michael Haneke
Haneke her zaman sarsar ve ezber bozar, bundan şüphemiz yok! Mutlu Son’da Fransa’nın kuzeyinde yer alan Calais şehrinde yaşayan bir aile üstünden burjuva duyarsızlığı, bastırılmış duygular ve suçluluk anlatılıyor. Fonda ise son yılların en sıcak gündem konularından olan Avrupa’da yaşanan mülteci dramı var. Yaşadıkları şehir artık bu aileyi görmek istemedikleri ve duyarsız kaldıkları gerçeklerden koruyabilecek durumda değil. Mutlu Son kafamızı kuma gömerek uzak kalmaya çalıştığımız pek çok gerçekle yüzleşmek için güzel bir fırsat.
Bu yıl Filmekimi’nde gösterime girecek olan yaklaşık 50 film içinden bizim için en çarpıcı olanları senin için derledik ve yukarıda kısaca anlattık. Umarız listemiz senin için faydalı olur ve bu yıl sen de, etkisinden uzun süre kurtulamayacağın hatta yıllar sonra tekrar izlemek isteyeceğin birkaç çarpıcı ve etkileyici festival filmi keşfetme şansını elde edersin.
Smart Casual kombin önerilerini okumak için tıklayın!