Şaheserleriyle müzik dünyasına adını altın harflerle kazıtan ve nesiller boyu adından söz ettiren Alman Barok orgcusu Johann Sebastian Bach’ın hayatı hakkında ne kadar bilgiye sahipsiniz? Barok dönemin ünlü bestecisi ve bir dahi olarak tanıdığımız Johann Sebastian Bach’ın yaşamına dair bilinmeyen ilginç detayları siz değerli Hemington Mag okurları için derledik!
Johann Sebastian Bach kimdir?
Dünyanın en büyük müzisyenlerinden biri olan Bach, 17. ve 18. yüzyıllar arasında yaşamış olan Alman Barok müzik bestecisi ve orgcudur. Bakmayın 17. ve 18. yüzyıldan söz ettiğimize, değeri kendi döneminde bilinmemiş olan bu büyük besteci asıl 19. yüzyılda tanınmaya başlamıştır. Yani, değeri ne yazık ki öldükten sonra bilinen sanatçılardan biri. Hayatı boyunca 1100’den fazla esere imza atan bu ünlü isim, müzikal anlamdaki düşünceleriyle bugün hala pek çok müzisyene ilham kaynağı oluyor.
Doğum tarihi bilinmiyor!
Hakkında yazılan biyografilerden yola çıkarsak Johann Sebasitian Bach’ın doğduğu günün tartışmalı olduğunu söyleyebiliriz. Pek çok kaynak Bach’ın 21 Mart 1685’te doğduğunu söylese de Bach uzmanı Christopher Wolff, Bach’ın 31 Mart’ta doğduğunu söylüyor.
Ailesi de kendi gibi müzisyen!
Müzikle yakından ilgili olan Bach ailesi, 16. ve 17. yüzyılın prestijli ailelerinden. Dededen toruna her bir kuşak, birbirine müzikle bağlanmış denilebilir. Fakat hiçbiri Johann Sebastian Bach gibi yalnızca soyadı ile ‘Bach’ olarak anılmıyor, çünkü dünyaca ünlü besteci Johann Sebastian Bach bu büyük ailenin diğer üyeleriyle karşılaştırılamayacak kadar büyük bir sanatçı olmayı başarmış.
Küçük yaşta anne ve babasız kaldı!
Johann Sebasitian Bach prestijli bir sülaleye sahip olsa da henüz dokuz yaşındayken hem öksüz hem de yetim kalmasının büyük bir dram olduğunu söyleyebiliriz. Bundan dolayı Bach’ı büyütme görevini, orgcu olan abisi Johann Christoph Bach üstlenmiştir.
Büyük bestecileri dinlemek için saatlerce yürüdü!
Johann S. Bach, Lüneburg’daki Mattehaus Kilisesi’ne soprano olarak girdiğinde henüz 15 yaşındaydı. O sırada besteci, Georg Böhm Lüneburg’da Johannes Kilisesi’nin orgculuğunu yapıyordu. J. S. Bach bilgisini arttırmaya o kadar hevesliydi ki Lüneburg’da bulduğu olanaklarla yetinmeyerek büyük bestecilerin eserlerini dinlemek için Hamburg’a kadar yürüyerek yolculuk yapmayı göze aldı.
Kral, ona yüzüğünü hediye etti!
Bach, 1714’te saray orkestrasını yönetmeye atandı. Kassel kentinde bir dinleti verdiği esnada İsveç Kralı dinleti esnasında kendinden öyle bir geçti ki coşkuyla parmağındaki değerli yüzüğü çıkarttı ve Bach’a bahşetti.
Dahilerden bahsetmişken: Gizemli Dahi Da Vinci Hakkında Az Bilinen Beş Bilgi
Saraya hapsedildi!
Bach, Weimer’de iken saray görevlilerinde biri, Bach’ı ve onun kadar usta olan Parisli Marchland adındaki müzisyeni düelloya çağırdı. Marchland kaybedeceğini önceden anlamış olmalı ki düeolloya çağrıldığı yere gitmedi. Bu durum Bach’a ün ve onur kattı. Fakat Bach, Marchland konusu her açıldığında alçakgönüllüğüyle konuyu kapattırırdı.
Bach 1717’de Weimar Sarayı’nda şapel ustalığına kendisinin atanamamasını kabullenemedi ve yeni bir iş arayışına girdi. Weimar Dükü ise öfkesine yenilerek onu tam dört hafta hapsetti.
20 çocuğu oldu!
Bach’ın iki evliliğinden 20 çocuğu oldu. Çocuklarının sadece 13’ü hayatta kaldı. Bach’ın çocuklarının hepsinin müziğe yeteneği vardı. Oğullarından üçü babaları gibi hayatlarını müzisyen olarak sürdürdüler. Oğullarından biri olan Johann Chiristian, Londra’da Mozart’la tanıştı. Mozart, “Londralı Bach” olarak ünlenen Johann Chiristian’dan etkilenerek ilk senfonilerinde onun eserlerinden esinlendi.
Kahve için beste yaptı!
Kim kahve sevgisi için beste yapar ki? Kahve içmek Bach’a ilham verirdi. 1735 yılında sahnelenen “Schweigt stille, plaudert nicht” adlı eserinin sözleri şöyledir;
Ah! Ne kadar tatlı kahve tadı
Bin öpücükten daha lezzetli
Muscatel şarabından daha yumuşak
Kahve, kahve içmeliyim
Ve eğer biri beni şımartmak istiyorsa
Ah, o zaman bana bir hediye olarak kahve getir!
Yaşadığı dönemde sadece 12 eseri basıldı!
Hayatı boyunca Almanya’dan dışarı çıkmayan Bach’ın, Vivaldi ve Froberger’den etkilenmesi müziğini İtalyan ve Fransız bakış açısıyla da geliştirmesini sağlamıştır. Pek çok eseri kayıp olsa da, oğlu Carl Philipp Emanuel sayesinde günümüze ulaşan besteleri vardır. Yaşadığı dönemde 1000’den fazla beste yapmasına rağmen, Johann Sebastian Bach eserlerinin yalnızca 12’si günümüze ulaşmıştır.
Uykusuzluğa iyi geliyor!
Eğer uyku problemi yaşıyorsanız Bach’ın eserlerini uyku ilacı olarak alabilirsiniz! Bach, uykusuzluğun üstesinden gelmesi için Goldberg Çeşitlemeleri’ni bestelemiştir. Aynı zamanda uzmanlara göre Bach dinlemek fiziksel acıyı da dindiriyor!
Yaşamının son yıllarını kör geçirdi!
Johann Sebastian Bach hakkında bilinmeyenlerden biri de ömrünün son yıllarını kör geçirmesi. Leipzig’e döndükten sonra Bach’ın ağırlaşan hastalıkları yakınlarını endişelendirmeye başlamıştı. Hastalık konusunda inatçı olan Bach hastalıklarını umursamadı ve üstüne gitti. Eskiden beri miyop olan gözleri onun sıkı çalışmalarını kaldıramadı. 1749’da gözlerinden ameliyat oldu. Geçirdiği ameliyat gözlerinin tamamen kör olmasına yol açtı. Ölümünden on gün önce gözleri yeniden görmeye başladı fakat çok sürmedi. 28 Temmuz 1750’de, 20.45 saatlerinde yüksek ateş yüzünden hayatını kaybetti.
Bestesi uzaya gönderildi!
Uzaya yollanan altın plaktaki parçalar arasında, Johann Sebastian Bach’ın en ünlü bestesi olan Brandenburg Konçertosu da vardı. Eser, 1970’lerde Voyager uzay gemisiyle uzayın derinliklerine gönderildi.
Bu da ilginizi çekebilir: Vincent Van Gogh Hakkında Az Bilinen Bilgiler