[dropcap]Bir[/dropcap] iş görüşmesinde ya da bizim için önemli bir insanla ilk defa yemeğe çıktığımızda biliriz ki, ilk izlenim çok önemlidir ve hayatımızın gidişatını az ya da çok etkileyecektir. Genelde iyi bir ilk izlenim için ne yapmamız gerektiği pek çok yerde yazılıp çizilir. Çok kısaca ifade etmek gerekirse; karşı tarafın zihninde sıcak, dürüst ve ‘yeterli’ bir birey imajı çizebilmemiz gerekir. Bu imajı oluşturabilmek için izlememiz gereken iki aşama vardır: Birincisi nasıl bir imaj yaratmak istediğimizi zihnimizde netleştirmek , ikincisi ise bu imajı karşı tarafa nasıl aktaracağımızı bilmek ve uygulamaktır. Pek çok insanın çoğunlukla zorlandığı kısım, yaratmak istediği imajı karşısındaki bireye aktarma kısmıdır. Özellikle diğer kişinin zihninde olup bitenleri anlama ve sezme yetisine sahip olmayan bireyler, bu konuda güçlük çekerler. Aynı şekilde narsistik kişilik özellikleri sergileyen kişiler, ilk etapta kendilerine güvenleri, enerjik ve eğlenceli yapıları ile karşı tarafa çekici gelseler de, bir süre sonra bu kişilerin kibirli ve zıtlaşan davranışları itici bir hal almaya başlar ve bu durum olumlu bir izlenim bırakma ihtimalini ortadan kaldırır.
Bu konuyu biraz daha açmamız gerekirse, ilk izlenimi olumsuz etkileyen dört davranış biçimi vardır. Farkında olarak ya da olmayarak bu davranışları sergiliyor olabiliriz. Önemli olan hatalı davranışı fark etmek ve tekrar etmemektir. Gerek bir kişi ile ilk defa tanıştığında gerek genel olarak ilişkilerinde, bu hatalı davranışları sergilememen ilişkilerini ve hayatının gidişatını olumlu yönde etkileyecektir.
Kibirli Olmak
Kibirli olmak ve kendini fazlaca beğenmek kesinlikle diğer kişiler üstünde çok olumsuz bir etki bırakıyor. Bir kişinin kibirli davranışları, kendini başkaları ile kıyaslaması ve onlardan daha iyi olduğunu vurgulaması karşı tarafta ‘savunmacı’ ve ‘zıtlaşan’ tarzda bir iletişim kurma ihtiyacı doğuruyor. Özellikle kişiye kendisini yetersiz hissettirmek, o kişinin bir süre sonra iletişim yollarını kapamasına sebep oluyor.
Gizli Gizli Böbürlenmek
İşte bu da pek çok kişinin farkında olmadan sergilediği bir davranış biçimi. Çoğunlukla şikayet etme ya da tevazu gösterme arkasına saklanmış böbürlenme hali, diğer insanların gözünde ‘samimiyetsiz’ bir imaj çizilmesine sebep oluyor. Kişinin doğrudan böbürlenmesi bile çok daha içten olduğu için daha az olumsuz tepki yaratıyor.
İkiyüzlülük
Burada bahsedilen ikiyüzlülük kişinin karşı tarafın zihninde çizdiği imaj ile davranışları arasındaki farkı ifade ediyor. Bu noktada yapamayacağımız şeyleri söylemek ya da fazla iddialı davranmak ve akabinde söylediklerimizin arkasında duramamak ikiyüzlü bir kişi gibi gözükmemize sebep oluyor. Bu da karşı tarafın bize olan inanç ve güvenini zedeliyor. Bu noktada sadece karşımızdaki kişiyi etkilemek için çeşitli iddialarda bulunmamak, hem kendimize hem de karşımızdaki insana karşı dürüst olmak çok önemli.
Kinayeli İltifatlar
Özellikle yakından tanımadığımız bir kişiye kinayeli bir iltifatta bulunmak ya da sarkastik bir espiri yapmak elbette hiç olumlu sonuçlar doğurmuyor. Bu tarz bir davranışın arkasında hem sevilme hem de karşı taraftan daha üstün olduğumuzu gösterme arzusu yatıyor. Biliyoruz ki herkes iltifat duymaktan hoşlanır ancak eğer bu iltifat içinde gizliden gizliye bir küçümseme içeriyorsa bu durum ilişkiye zarar vermekten öteye geçemez.
Az önce okuduğun bu dört yanlış davranış kalıbı, kulağa çok sert geliyor olabilir. Ancak biliyoruz ki hepimiz zaman zaman az ya da çok bu davranışları sergileyebiliyoruz. Bu noktada kendimize karşı dürüst olmamız, mümkünse hiçbir ilişkimizde bu biçimde bir iletişim tarzına sahip olmamamız ve özellikle de iyi bir izlenim bırakmak istediğimiz ortamlarda farkında olarak ya da olmayarak bu dört hatalı davranışa başvurmamamız gerektiğinin altını çizmek isteriz.